Anlayış, Sayı: 78, Kasım 2009, ss. 84-85
TÜRKİYE’DE özelde cami genelde din, iktidarın bir aygıtı olarak işlemiştir. Diğer bir ifadeyle laiklik olarak bildiğimiz şey, dinin tasfiye edilmesi ya da din ile devlet arasına mesafe konulması olarak değil, aksine dinin devletin kontrolü altına alınması şeklinde gerçekleşmiştir. Basit bir örnek vermek gerekirse, İsmail Kara’nın ortaya çıkardığı, Milli Birlik Hükümeti döneminde camilerde okutulan “27 Mayıs İnkılâbının Önemi Hakkında Hutbe”, bu noktada fazlasıyla ipucu doludur. Hutbede “millet olarak köylü ve şehirli hepimiz Milli Birlik Hükümetimize, ordumuza müzahir olmalıyız” şeklinde geçen ibare, bu kurumların dönemin militarist söyleminin meşrulaştırılması sürecinde nasıl kullanıldığının en önemli göstergesidir.
Devamını okuyun